DINLE NEY`DEN
Ruhum, ki askindan i`tila diler,
Üstünde titreyen hep aözyasimdir.
Duydugun bu sesler, bu iniltiler
Kendi kitabemdir, mezartasimdir...
Senelerce andim seni yilmadan,
Ölürsem ne yazik anlasilmadan!
Tanrima bir kere secde kilmadan
Sana nezr ettigim derdli basimdir.
Gizli bu askin zevki matemde,
Icinden aglarsin güldügün demde.
Bana yadigarin kaldi alemde
Kirilmis bir ney ki son yoldasimdir!
--------------------------------------------------------------------------------
KOSMA
Kirpigine sürme cek,
Kina yak parmagina:
Bu yil yasin girecek
Kiz, gelinlik cagina...
Anlatiyor durusum,
Ben sana vurulmusum;
Ko, düssün gönül kusum
Saclarinin agina.
Yas olsam gözden akmam,
Göz olsam gayre bakmam.
Vatanimsin, birakmam
Ellerin kucagina!
--------------------------------------------------------------------------------
MAGARA
En uzun ölümü günlerce tatmis
Son demi yaklasan bir kurt var inde:
Magranin agzini bir tas kapatmis,
Acliktan ölüyor bir kurt icinde.
Cig gibi tepeden inen kayanin
Farki yok gitgide mezar tasindan.
Kan siziyor bu kana doymiyanin
Duvardan duvara vuran basindan...
Gözünde karanlik ecellesirken,
Az daha yastmak icin canini
Her gün el kaniyle ziyafet ceken
Koca kurt yaliyor kendi kanini.
At, coban, postunu omuzlarina,
Koy artik meydana bütün varini:
Ya cikar, ya cikmaz o kurt yarina,
Yaylaya zararsiz sal davarini.
Sakiyor magranin önünde sesin.
Gec, atlim, belli ki ruhun kanatli.
Atinin nallari tasa degmesin,
O zaman canindan olursun, atli!
Ey cimen gözleri, papatya basi
Bahara benziyen, yazi andiran!
Bir kimildatirsan eger bu tasi,
And olsun, ölüme gelmistir siran.
--------------------------------------------------------------------------------
KIZIL SACLAR
Önce baygin bir iniltiydi yamactan duyulan,
Sonra bir gölge belirmisti kus ucmaz yoldan;
Asya`nin titreterek bagri yanik topragini
Geliyor, bakitim, uzaktan sökülen bir kagni...
Inleyen memleketimdir bu tekerlekte, dedim.
Hangi bir köylü bu kagniyle sürünmekte? dedim.
Canli bir yüz bana ayklasti, mehabetle dolu.
Kim bu ? Nerden bu gelis ? Hangi yolun yolcusu bu ?
Bu gelen bir yuvasiz kus gibi pervasizdi.
Bu gelen köylü, sesinden tanidim, bir kizdi.
Sanki vurmus da onun bir karasevda basina,
Kahramanlar gibi yalniz cikiyor dag basina...
Ne uzun yol yürümüs hali, ne yorgunluk izi,
Sacinin rengi bakirdandi, bakirdan derisi.
Yaklasirken bu bakir tenli güzel kivrilarak,
Karli gönlümde günes gördü kizil bir yaprak.
Bir kizil gün doguyor sandim o bastan yarina,
Gözlerim yandi dokundukca kizil saclarina.
Öyle bir kor gibi kizgindi ki korkuttu beni.
Dökülürken saci, kipkirmizi, kan tuttu beni.
Anladim ben, neye her ruha tekindir denemez;
Neye, bir kus gibi, her sacta gönül dinlenemez!
Anladim ben ki dokunmaz sana agyarin elil
Gögsümün sarmak icin yandigi binbir güzeli
Bu tutusmus basin en sonra unutturdugu bana.
Gözlerim görmüyor etrafi, günes vurdu bana...
Kagni kayboldu, günes batti, bir ishak sesi var.
Kiz uzaklasti, fakat bende o basdönmesi var.